Ana içeriğe atla

Kayıtlar

küçürek deneme etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Affedebiliyor muyuz?

Hepimizin ortak umudu mahşerde Allah'ın bizi affedip, temize çıkarması, cennete girmemize izin vermesi... İnşallah böyle de olur, diye dua etmekten de kendimi alamıyorum! Al-i İmran suresi 129. ayette Allah (cc) bu umudumuz hakkında şöyle buyuruyor:  Göklerde ve yerde ne varsa Allah´ındır. Dilediğini bağışlar, dilediğine azap eder. Allah, çok bağışlayıcı ve çok merhametlidir . Peki; bizim hakkımıza giren, bize hakaret eden, bizimle alay eden, bizim koyduğumuz sınırları aşan, arkamızdan hoşumuza gitmeyecek laflar etmiş birilerini, biz affedebiliyor muyuz? Bunun üzerine uzun bir muhasebe yapmak gerekiyor. İyice bir düşünmek gerekiyor. Biz affedebiliyor muyuz? Biz affedemiyorsak sıkıntı büyük demektir. Sen affetmezsen, sen hakkından vazgeçmezsen başkası vazgeçer mi ? Bize yapıldığı zaman kızdığımız  yanlışları acaba biz başkalarına yapmıyor muyuz? Tâbi ki de yapıyoruz. Hepimizin farkında olduğu ya da olmadığı hataları, günahları, yanlışları var. Yaşadığımız sür...

Hayat Ölçüsü

Zilzâl  suresi, insanın yaşamını değiştirebilecek yaşamına çok önemli bir ölçü getirebilecek harika bir sure. Kelime anlamı sarsıntı ya da depremdir. İçimizden biri, başka hiçbir bilgiye sahip olmasa sadece Zilzâl suresini bilse ve surenin hükmüne uygun davransa o kişinin tertemiz bir yaşam sürmesi için yeter sanki. Surenin tamamının meali şöyle:   Yerküre kendine has sarsıntısıyla sallandığı, toprak ağırlıklarını dışarı çıkardığı ve insan  «Ne oluyor buna!» dediği vakit, işte o gün (yer) Rabbinin ona bildirmesiyle bütün haberlerini anlatır. O gün insanlar amellerini görmeleri (karşılığını almaları) için darmadağınık geri dönüp gelirler. Kim zerre miktarı hayır yapmışsa onu görür. Kim de zerre miktarı şer işlemişse onu görür. Kıyamet gününde yaşanacakları anlatan sureden bizim asıl aklımızda kalacak olan da son iki ayettir: Kim zerre miktarı hayır yapmışsa onu görür. Kim de zerre miktarı şer işlemişse onu görür. Zerre 0,00156 gram olan bir ölçü birimidir. Ba...

Ya Sonra?..

 İnsanın dünyadaki yaşamı, güzel bir yemeği yemek gibidir. Yemeği yerken ağızda bıraktığı lezzetin verdiği hazla yemek, miktarına dikkat etmeden yemek, başkasının hakkı olup olmadığını düşünmeden yemek, doymak bilmeden yemek, yemek ... Peki ya sonra?   Yemek bitince başlıyor asıl mesele, karında ağrı, midede sancı, ağırlık ...vs Oysa yerken ne de lezzetliydi, ne de keyifliydi.  Yaşarken; daha fazla başarı, daha fazla mal, daha fazla övgü, daha fazla haz, daha fazla lüks, daha fazla eğlence, daha fazla, daha fazla...  Ya ölünce?... Her canlı ölümü tadacaktır. Ve ancak kıyamet günü yaptıklarınızın karşılığı size tastamam verilecektir. Kim cehennemden uzaklaştırılıp cennete konursa o, gerçekten kurtuluşa ermiştir. Bu dünya hayatı ise aldatma metâından başka bir şey değildir.                                  (Al-i İmran 185) İşte onlar, ahirete karşılık dünya haya...